Boşanmada Düğünde Takılan Altınlar (Takılar) Kime Aittir?
Ziynet eşyaları Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2020/240 K. sayılı kararına göre; kadına takılan her türlü ziynet eşyası (çeyrek/yarım/tam altın, bilezik, takı seti vs.) ve para kadına aittir. Ziynet eşyaları veya düğün takıları arasında erkeğe takılanlardan, kadına özgü olanlar (bilezik, kolye, küpe, yüzük vs.) kadına; diğer ziynetler (çeyrek/yarım/tam altın gibi) ve paralar ise erkeğe aittir. Erkek eş, kendisine takılan düğün takılarından, kadına özgülenen takılan takıların kadına ait olmadığı konusunda yerel adet olduğunu ispatladığı takdirde bunlar da erkeğe ait olacaktır.
Yargıtay’ın son içtihadına göre (HGK-K.2020/240), düğün takılarının kime ait olacağına ilişkin kurallar şu şekildedir:
1-) Kadına Takılan Takılar: Kadına takılan her türlü ziynet eşyası (çeyrek/yarım/tam altın, bilezik, kolye, bileklik, takı seti vs.) ve para gibi ekonomik değerler kadına aittir.
2-) Erkeğe Takılan Takılar: Erkeğe takılan ziynet eşyasından kadına özgü olanlar (örn, bilezik, kolye, küpe vs.) erkeğe takılsa bile kadına ait olacaktır. Erkeğe takılan çeyrek, yarım, tam altın gibi takılar ve paralar ise “kadına özgü” olmadıklarından erkeğe ait olacaklardır. Kural olarak erkeğe takılan her türlü takıdan kadına özgü nitelikte olmayanlar, erkeğe ait olacaktır. Erkeğe takılan ziynet eşyaları kadına özgü nitelikte olsa bile (Örneğin, bilezik, kolye, küpe vb.) erkek eş, kadına özgü ziynet eşyalarının kadına ait olduğu konusunda “yerel adet olmadığını” ispatlarsa kadına özgü olan ziynet eşyaları da erkeğe verilir. Yani “kadına özgü” ziynet eşyaları, eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir adet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından “hangi eşe takılmış olursa olsun” “kadın eşe” bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğindedir (Y8HD-K.2020/5388). Takılan ziynet eşyası erkek ve kadın tarafından kullanılabilen bir şey ise bu şey münhasıran kadına ait olmadığından erkeğe ait olacaktır.
3-) Paylaşım Anlaşması: Eşler arasında ziynet eşyası ile diğer ekonomik değerlerin (para vb.) nasıl paylaşılacağına dair bir sözleşme yapılmışsa, bu sözleşme geçerli kabul edilecektir.
Ziynet Eşyası Alacağı Davasında İspat Nasıldır?
Düğünde takılan altınların gramı, miktarı, ayarı gibi hesap için gerekli olan bilgiler düğün sırasında çekilmiş video görüntüleri, yine düğünde çekilmiş fotoğraflar ve altınları gören bilen kişilerin tanıklığı ile ispatlanabilir. Aile mahkemesi altınların hesabının yapılabilmesi için gerekli olan delilleri topladıktan sonra dosyayı kuyumcu uzman bir bilirkişiye verecek ve altınların maddi değeri tespit edilmesi için gram, ayar ve miktar bilgileri üzerinden bilirkişi vasıtasıyla hesaplanarak denetime elverişli rapor halinde Aile Mahkemesi dosyasına sunulacaktır.
“… Mahkemece herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin 7.500,00 TL ziynet eşyası bedelinin erkekten tahsili ile kadına ödenmesine karar verilmiş ise de bu bedele nasıl ulaşıldığı anlaşılamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında mahkemece hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında …talep ettiği ziynetlerin nelerden ibaret olduğu ve değerleri ayrı ayrı açıklattırılıp dava konusu ziynet ve para alacağının bilirkişi marifetiyle dava tarihindeki değerleri belirlenerek ve dosyadaki tüm deliller hep birlikte değerlendirilip gerçekleşecek sonucu uyarınca ziynet ve para alacağına ilişkin bir karar verilmesi gerekirken…”(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2019/1729 E., 2019/3614 K.)
Ziynet Alacağı Davası Nasıl Açılır?
Ziynet alacağı, çekişmeli boşanma davası ile birlikte talep edilebilir veya ayrı bir dava açılarak istenebilir. Düğün takıları veya ziynet eşyaları elinden alınan taraf açılacak davada hak kaybına uğramayacağı şekilde, mümkünse ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesine karar verilmesi talep etmelidir.
Ziynet eşyası alacağı davasını aynen iade veya bedelin ödenmesi olarak talep edilmesi boşanma davasının fer’i niteliğinde olan taleplerden olmadığından ziynet alacağı talepleri için nispi harç ödenmelidir.
“Davacının ziynet alacağı talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp ayrıca nispi harca tabidir.” (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2015/4638 K.)
Ziynet Eşyalarının İadesi Davasında İspat Yükümlülüğü Kimdedir?
Ziynet eşyalarının ispatının kimde olacağına ilişkin ilgili yasal düzenlemelere bakmak gerekecektir. Buna göre TMK’nın 6.maddesine bakmamız gerekir.
TMK m.6 da;
‘’Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.’’
şeklinde hükmedilmiştir. Dolayısıyla ziynet eşyalarının kendisine ait olduğunu ileri sürecek kişinin ispat etmesi gerekecektir. Zira kendi lehine bir durumu ortaya çıkarmak isteyen kişi bu durumun varlığını da ispat etmesi lazım.
Bu ispat yükümlülüğü gerek doktrinde gerekse Yargıtay kararlarında da aynen bu şekilde görüş birliğine sahiptir. Ayrıca ziynet eşyalarının iadesini talep eden kişi tarafından ziynet eşyalarının kendisine ait olduğunu ispat ederken birtakım delillere de başvurabilir. Bu deliller;
- Fotoğraf
- Düğün Kaseti/ Videosu
- Tanık
- Bilirkişi İncelemesi gibi delillerdir.
İşbu deliller ile ziynet eşyalarının kendisine ait olduğunu ispatlamaya çalışan tarafın aynı zamanda mahkemenin gerekli gördüğü incelemelere de itiraz etme hakkı vardır. Mahkemenin yargılama sırasında gerekli gördüğü noktalarda dosyanın incelenmesi için bilirkişiye gönderilmesine karar verebilir. Bu karar doğrultusunda dosya kapsamında alınan bilirkişi raporuna taraflarca itiraz etme hakkı saklıdır.
Ziynet Alacağı Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?
Ziynet eşyasına dair iade talebinde bulunacak olan davacının görevli ya da yetkili olmayan mahkemede dava açması, hukuken ve zaman kaybına yol açabilmektedir.
Ziynet eşyası talebine dair davalarda görevli mahkeme, aile mahkemeleridir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemeleri görevli mahkemedir. Asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakabilecektir. Yer yönünden yetkili mahkeme ise, genel yetkili mahkemedir. Yer yönünden davalının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
Düğün Takıları (Ziynet Eşyası) Boşanma Durumunda Mal Paylaşımına Dahil midir?
Düğün takıları kişisel mal olup mal paylaşımında hesaplamasında değerlendirilmez.
Düğün takıları evlilik içi ortak ihtiyaçlara ya da düğün masraflarına harcanmış, takılarla erkeğin borcu ödenmiş vb. nedenlerle elden çıkmış olsa bile kadın boşanmada düğün takılarını eşinden talep edebilir. Ancak kadın kendi isteğiyle düğün takılarını iade edilememesi kaydıyla erkeğe vermişse takıları geri isteyemez. Bu durumda erkek, takıların iade edilmeyecek şekilde kadın tarafından kendisine verildiğini ispatlamalıdır.
Islah İle Ziynet Eşyaları İstenebilir mi?
Boşanma davasında istenmeyen ziynet eşyaları, ıslah dilekçesi ile talep edilemez. Bu halde ıslah yerine ek dava açılıp bu davanın boşanma davası ile birleştirilmesi yoluna gidilmelidir.
Ya da uygulamada boşanmayla birlikte açılan ziynet alacağı davalarını mahkemeler ayırmaktadır.
Ziynet Alacağı Davası Açmada Zamanaşımı Süresi Nedir?
“Eşya davası bu anlamda bir istihkak davası olmakla istem dava konusu eşyaların; aynen iadesi, olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelinin verilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Dava konusu eşyaların mevcut olduğu tespit edilmiş ise uyuşmazlık mülkiyet hakkına dayandığından olayda zamanaşımı söz konusu olamaz. Dava konusu eşyaların var olduğu tespit edilemez ise istem tazminata ilişkin olduğundan Borçlar Kanununun belirlenen on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması ve karı koca arasındaki davalarda Borçlar Kanunu’nun dikkate alınması gerekir.” (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 2011/5634 K.)
Ziynet eşyalarının bedeli talep edilmesi halinde bu talep 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde talep etmelidir ve bu zamanaşımı süresi boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren başlar.
Düğün Masrafları ya da Evin Giderleri İçin Harcanan Düğün Takılarının İadesi Gerekir Mi?
Düğün takılarının; düğün masrafları, ortak konutun giderleri, ev, araba alımı veya erkeğin borçları için kullanılması ihtimal dahilindedir. Bu tür durumlarda kadının düğün takılarını iade alıp alamayacağı önemli bir sorundur. Burada belirleyici olan husus, düğün takılarının iade edilmek üzere verilip verilmediğidir. Yargıtay içtihatlarına göre kadının, ziynet eşyalarını geri iade almak koşuluyla verdiği kabul edilir. Bu sebeple bu tür durumlarda erkek, kadın tarafından kendisine verilen ziynet eşyalarının geri ödenmek koşuluyla verilmediğini ispat etmek zorundadır. Aksi durumda erkek, düğün takılarını iade etmekle mükellef olacaktır.
Nitekim konu ile ilgili Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/1769 E., 2018/13037 K. sayılı ilamında şu ifadelere yer vermiştir:
“Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu durumda ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkeğe verildiğinin ispatlanması halinde erkek almış olduğu ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Somut olayda, ziynet eşyalarının bozdurulduğu anlaşılmış ise de; tekrar iade edilmemek üzere davalı-karşı davacı erkeğe verildiği hususu kanıtlanmamıştır. Bozdurulan ziynet eşyalarının rıza ile ve iade şartı olmaksızın verildiğini davalı erkek ispatlamak zorunda olup, davalı erkek bu durumu ispat edemediğinden dava konusu ziynet eşyalarını davacı kadına iade ile mükelleftir.”
Evlilik İçerisinde Alınan Altınlar Kime Aittir?
Düğünde takılan altınların haricinde tarafların evlilik içerisinde birbirlerine hediye olarak almış olduğu altınlarda kimin hakkı bulunmaktadır. Tarafların birikim amacıyla almış oldukları altınlarda her iki tarafın da yasal hakkı vardır. Ancak erkek tarafından kadına ya da kadın eş tarafından erkek eşe alınan takı, altın bağışlanmış sayılacaktır. Bu nedenle dava açılarak evlilik birliği içerisinde alınan hediye takının iadesi talebiyle dava açılamaz.
Ancak bağışlanan hediyede bazı koşulların bulunması halinde bağışlamadan rücu davası açma hakkı bulunmaktadır. Bağışlamadan rücu davası açılabilmesi için Türk Borçlar Kanunu’nun 295. Maddesi ve devamında koşullar belirtilmiştir. İlgili maddede, bağışlanan, bağışlayana ve yakınlarından birine ağır suç işlemişse, bağışlayana veya ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davranmışsa, yüklemeli bağışlamada haklı sebep olmaksızın yüklemeyi yerine getirmemişse dava açılabilir. Ancak bağışlamadan rücu davası açabilmek için hak düşürücü süre verilmiştir. Söz konusu süre, boşanmanın kesinleşme tarihinden itibaren 1 yıldır.
Çeyiz Eşyalarının İadesi Nedir?
Çeyiz eşyaları, kişinin kişisel malıdır. Kişisel malların iadesi için boşanan eş, diğer eşten iadesi için talepte bulunabilir. Ancak davayı açan eş, mallarının kendisine ait olduğunu ve o malların diğer eşte kaldığını ispat etmekle yükümlüdür.
Eşyaların aynen iade edilmesinin mevcut olmadığı durumlarda ise eşyaların bedelini tazminat olarak istenebilmektedir.
Eşya iadesi ile tazminat olarak talep edilen davalarda zamanaşımı durumları da farklılık göstermektedir. Tazminat olarak talep edilecek olan davada zamanaşımı 10 yıl iken Yargıtay çeyiz eşyalarının aynen iadesi davasının her zaman açılabileceğini belirtmiştir.
Emsal Yargıtay Kararları
- Ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmalıdır (3. HD, 09/04/2019, 2018/3048 – 2019/3171).
- Davalı her ne kadar altınların rızaen verildiğini ifade etmekte ise de; geri verilmemek üzere alındığını ispat yükü davalı tarafa aittir (3. HD, 02/04/2019, 2019/597 – 2876).
- Hüküm altına alınan ziynet bedelinin ıslahla artırılan kısmına ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerekir (2. HD, 21/05/2019, 2019/1284 – 6368).
- Düğünde takılan ziynetler, kadına bağışlanmış sayılır ve kadının kişisel malı niteliğini kazanır. Ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe, bunları alan iade etmekle yükümlüdür (2. HD, 01/10/2019, 2019/5979 – 9445)
- ‘‘… Davacı kadın tarafından, dava konusu ziynet eşyalarının iadesi talep edilmiştir. Mahkeme taleple bağlıdır. Talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26). Gerçekleşen duruma göre, talep edilen ziynetler yönünden sadece iadeye hükmedilmesi gerekirken, mahkemece talep ile bağlı kalınmayarak iade olmadığı takdirde bedele hükmedilmesi doğru olmamıştır…’’ (2. HD, 11/06/2019, 2019/1986 – 6802).
Daha fazla makale için tıklayınız.
Cevap Dilekçesi Nedir? Nasıl Yazılır?