İçerikte Neler Var?
Ön İnceleme Duruşması Nedir?
Ön İnceleme Duruşması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca yalnızca hukuk mahkemelerinde olan bir duruşma türüdür. Mahkemenin ön inceleme yapmasının amacı delillerin toplanması ve tahkikat aşamasına geçmeden önce uyuşmazlığın türünü belirlemek ve tarafları sulhe teşvik etmektir.Tarafların sulhe sağlıklı bir şekilde teşvik edilebilmesi amacıyla genellikle ön incelemeler duruşmalı olarak yapılarak tarafların katılımı beklenmektedir. Katılımla birlikte duruşma esnasında hakim, sulhe ilişkin bir açıklama yapılmasını da beklemektedir. Tahkikat aşaması olarak adlandırılan bir sonraki aşamada ise deliller toplanarak, değerlendirilmektedir.
Ön İnceleme Aşamasına Ne Zaman Geçilir?
Ön inceleme aşaması dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra geçilen aşamadır. Bu aşamaya gelmeden önce davacı tarafından dava dilekçesi, davalı tarafından ise cevap dilekçesi verilmiştir. Mahkeme ilk olarak dava şartlarını ve ilk itirazları inceler. Kural olarak; dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verilir.
Ön İnceleme Duruşması Nasıl Yapılır ?
Uyuşmazlık konularının tespit edilmesinin ardından hakim tarafları sulhe, arabuluculuğa teşvik eder. Mahkeme tarafından sulh ve arabuluculuk hakkında taraflara esaslar, başvuru süreçleri ve hukuki sonuçlar hakkında bilgi verilir. Hakim tarafların anlaşacağı hususunda kanaate varırsa, bir defaya mahsus olmak üzere yeni bir duruşma günü tayin edebilir.
Taraflara çıkarılan davetiyede yapılan ihtaratlara rağmen dava ve cevap dilekçelerinde gösterdikleri belgeleri sunmayan, belgeler başka bir yerde ise getirilmesi için yeterli açıklamayı yapmayan tarafın bahsedilen delillerden vazgeçmiş sayılmasına karar verilecektir.
Ön inceleme kural olarak tek duruşmada tamamlanır. Zorunlu hallerin doğması, tarafların anlaşma ihtimallerinin olması halinde bir defaya mahsus olmak üzere yeni bir duruşma günü tayin edilebilir.
Ön İnceleme Duruşmasının İçeriği Nedir?
Ön inceleme duruşması içeri aşağıda ki gibi sıralanabilmektedir:
- Dava şartlarının ve ilk itirazların incelenmesi,
- Duruşmaya kadar toplanmış deliller tutanağa geçirilir,
- Yeni bir delillin getirilmesi isteniyorsa tutanağa geçirilir,
- Eksik yatırılmış harç ya da gider avansı var ise bunun tamamlattırılması istenir,
- Tarafları sulh olmak için teşvik edilir,
- Tanıklara davetiye çıkartılır,
- Daha önce talep edilmiş fakat henüz cevabı gelmemiş müzekkereler var ise tenkit yazısı yazılır,
- Tarafların beyanları alınır varsa diyecekleri sorulur,
- Taraflardan davanın konusunun açıklanması istenir,
- Tarafların imzası alınır,
Ön İnceleme Duruşmasına Gidilmezse Ne Olur?
“Taraflar,cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile iddia veya savunmalarını serbestçe genişletip yahut değiştirebilirler.Ön inceleme duruşmasına taraflardan birisi mazeretsiz olarak gelmezse,gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia veya savunmalarını genişletip yahut değiştirebilir.İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır.”
Hukuk Muhakemeleri Kanunu md.141 hükmü,bu ihtimalde olduğu gibi anlaşılırsa uygulanması şu şekilde olmalıdır: İlk olarak, iddianın veya savunmanın genişletilmesi yahut değiştirilmesi yasağı cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesinin verilmesi anından itibaren başlayacaktır (md. 141/1). Bu düzenleme ile 1086 sayılı Kanun’dan farklı olarak cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri yasak kapsamı dışına çıkarılmış olmaktadır.Şu halde, taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde yasağa tabi olmaksızın serbestçe iddia ve savunmalarını değiştirip genişletebileceklerdir (md. 141/1).
Ön İnceleme Zaptıyla Tanık Listesi Sunma Zorunluluğu Nedir?
HMK’da yapılan değişiklikle uygulamada özellikle iş mahkemelerinin davanın daha en başında tanık deliline dayanan tarafa tanık listesinin ön inceleme zaptının tebliğinden 2 hafta içinde sunma zorunluluğu ile avukatlar olarak karşılaşmaktaydık.
Gerçekten de daha karşı tarafın savunmasını duymadan tanık listesi sunmak zorunluluğu Anayasa’nın Hak Arama Hürriyetine engel teşkil etmekteydi. Her ne kadar bu konuda kanuni değişiklikten önce Hukuk Genel Kurulu kararı olsa da son değişiklikten önce olduğu için mahkemeler kendi uygulamalarını aksi yönde gerçekleştirebilmekteydi.
Ön İnceleme Duruşmasında Tanık Dinlenebilir Mi?
Ön inceleme aşaması tamamlanmadan, tahkikat aşamasına geçilemeyecektir. İşbu aşamada yapılması gereken işlemler tamamlanmadan tahkikat için de duruşma günü verilemeyecektir. Tanık ancak tahkikat aşamasında dinlenebilir genel olarak mahkemeler tahkikat aşamasına bir sonraki duruşma günü geçer ancak mahkeme gerek görmesi halinde ön inceleme duruşmasında tahkikat aşamasına geçerek tanık dinleyebilir.
Ön İnceleme Duruşması Öncesinde Davadan Feragat Durumu Nedir?
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 307. maddesinde davadan feragat, “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir (HMK, m. 312/1). Davadan feragat, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır (Harçlar Kanunu, m. 22/1).
Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur (Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi, m. 6).
Ön İnceleme Duruşmasında Avukatın Mazereti Nedir?
Ön inceleme duruşmasına taraflardan birinin mazeret sunması, mahkemenin de bu mazereti geçerli bulması halinde, bir defaya mahsus olmak üzere, yeni bir gün tayin edilebilir. Taraflardan birinin ön inceleme duruşmasının yokluğunda yapılmasını talep etmesi halinde, ön inceleme duruşmasının tarafların yokluğunda yapılması da mümkündür. Ancak sunulan mazeret dilekçesinde bu yönde bir talepte bulunulmaması halinde, mahkemenin ön inceleme duruşması yapması, usule aykırılık teşkil edecektir. Hak kaybına uğramamak adına alanında uzman bir avukattan yardım almakta fayda vardır.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2018/ 1895 E. 2018 / 4447 K. sayılı ve 25.09.2018 tarihli kararında; “Somut olayda 18/10/2016 tarihli duruşmada davalı vekilinin mazeret dilekçesi sunduğu belirtildiği halde, yazılı yargılama usulüne tabi iş bu davada, duruşmaya mazereti nedeniyle katılmayan davalı vekilinin mazeret talebi hakkında, olumlu olumsuz bir karar verilmediği ve ayrıca tahkikatın bittiği tefhim edilmeden (HMK m.184) ve sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunulması amacı ile davet hususu yerine getirilmeden karar verilmiş olması, davalının HMK’nin 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği gibi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının da ihlali niteliğindedir. Bu açıklamalar ışığında davalı vekilinin mazeret talebi hakkında bir karar verilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.”
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2018/866 E. 2019/534 K. sayılı ve 11.04.2019 tarihli kararında;“…davalı vekili, mahkemece tayin edilen ön inceleme duruşmasına katılamayacağına dair mazeret beyan ederek ön inceleme duruşmasının ertelenmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince davalı vekilinin mazereti kabul edildiği halde, yokluğunda ön inceleme duruşmasının yapıldığı ve tahkikat duruşması için gün verildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesinin mazereti kabul etmesi halinde ön inceleme duruşmasını ertelemesi ve ön inceleme için yeni bir duruşma günü tayin ederek mazeret bildiren vekile tebligat yapması gerekirdi. İlk derece mahkemesince davalı vekilinin ön inceleme duruşması için beyan ettiği mazeretin kabul edilmiş olmasına rağmen ön incelemenin aynı celse davalı vekilinin yokluğunda yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olmuştur. “