Polis Disiplin Cezaları Nelerdir?

//

Av.Haşim KARTAL

Polis Disiplin Cezaları Nelerdir?

Disiplin cezaları kamu düzenini devam ettirmek onun verimli, süratli ve yararlı bir biçimde çalışmasını sağlamak amacıyla kamu personeli hakkında uygulanacak idari ceza yaptırımlarına verilen addır. Bu cezalar memur ve hizmet statüsüne yani objektif hukuk kaideleri ile tespit edilen hareket kaidelerine muhalefet edilmesi ve bunların ihlali karşısında tatbik edilen korkutucu ve uzaklaştırıcı müeyyidelerden ibaret olmaları bakımından ceza kanunları ile benzerlik göstermektedirler.

Polis Disiplin Cezaları Nelerdir? Memur Disiplin Cezasının İptali Nedir? Erzincan Avukat Nedir?

Polislere Uygulanan Disiplin Cezaları Nelerdir?

Emniyet teşkilatında çalışan, her sınıftaki kamu görevini yerine getiren, personel için uygulanacak disiplin cezaları 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanunda düzenlenmiştir. 7068 sayılı kanunun 7-12. Maddeleri arasında disiplin cezası gerektirecek haller ve verilecek cezalar tahdidi olarak sayılmıştır. Devamındaki maddelerde ise Disiplin cezası gerektirecek eylemlerin soruşturmasının ve cezaya hükmedilmesinin usullerine değinilmiştir.

a) Uyarma

Uyarma cezası, emniyet personelinin görevini icra ederken daha dikkatli ve özenli olması gerektiğine dair yazılı olarak yapılan bir uyarıdır. Uyarma cezası, personelin kamu düzenini sekteye uğratmamakla birlikte ona zarar veren fiillerine karşı verilir. Çalıştığı yeri kirli bırakmak yahut Nezaket kurallarına aykırı hareketlerde bulunmak uyarı cezası gerektiren hallerdir.

b) Kınama

Kınama cezası emniyet personelinin, kamu görevini yerine getirirken yaptığı kusurlu işlemlerden kaynaklı verilir. Kınama cezası yazılı olarak verilmektedir. Bildirimleri süresi içerisinde yerine ulaştırmamak veya kılık kıyafet mevzuatına uygun giyinmemek kınama cezası gerektirenhallerdir.

c) Aylıktan Kesme

Aylıktan kesme cezası, Kamu personelinin kusurunun ağırlığına göre, zam ve tazminatlar hariç, brüt maaşının 15 günlük miktarı kadarının kesintiye uğratılmasıdır. İlgili kanunun 8. Maddesinde aylıktan kesme cezasını gerektiren haller ve kesintiye uğratılacak miktar belirtilmiştir. Görev dışında üstlerine karşı saygısızlık yapmak veya astına karşı onur kırıcı söylemlerde bulunmak gibi eylemler aylıktan kesme cezasının uygulanacağı durumlardır.

d) Kısa Süreli Durdurma

Kısa süreli durdurma cezası, personelin bulunduğu kademedeki ilerlemesini 4, 6 yahut 10 ay süreyle durdurulmasıdır. Personelin yaptığı kusurlu hareketlerden kaynaklı uygulanacak durdurma cezası 7068 sayılı kanunun 8. maddesinde tahdidi olarak sayılmıştır. Amirine yalan söylemek veya denetim görevini yerine getirmemek kısa süreli durdurma cezasının uygulanacağı hallerdir.

e) Uzun Süreli Durdurma

Uzun süreli durdurma cezası, personelin bulunduğu kademedeki ilerlemesini 12, 16, 20 veya 24 ay süreyle durdurulmasıdır. Uzun süreli durdurma cezası gerektiren haller ilgili kanunun 8. maddesinde sayılmıştır. Üzerine zimmetlenmiş silahın ihmal sonucu kaybedilmesi veya amire hakaret etmek uzun süreli durdurma cezasının uygulanacağı hallerdir.

f) Meslekten Çıkarma

Meslekten çıkarma cezası, Emniyet personelinin kamu görevini icra ederken yaptığı kusurlu davranışlardan ötürü verilen cezadır. Meslekten çıkarılan bireyler, bir daha hiçbir şekilde emniyet, jandarma veya sahil güvenlik teşkilatlarında görev alamamaktadır. Görev sırasında, kişilerin din, dil, ırk gibi farklılıklarından ötürü ayrımcılık yapmak veya görevi kötüye kullanmak Meslekten çıkarma cezasının uygulanabileceği hallerdir.

g) Devlet Memurluğundan Çıkarma

Personelin kusurlu davranışından ötürü Kamu menfaati ciddi bir şekilde zarar görmüş ise yahut zarar ihtimali var ise personel bir daha devlet memuru olamayacak şekilde devlet memurluğundan çıkarılabilir. 7068 sayılı kanunun 9. maddesinde Devlet memurluğundan çıkarma cezası düzenlenmiştir. Söz konusu maddede Devlet memurluğundan çıkarma cezasına tabi olacak cezalar ve ceza verme yetkisine sahip kişiler düzenlenmemiştir fakat bu konuda 657 sayılı Devlet Memurları kanununa atıf yapılmıştır. 7068 sayılı kanunun 9. maddesinde disiplin cezasına tabi olacak iki fiil belirtilmiştir. Bunlar;

  • Ülkenin bağımsızlığını zedelemeye, bütünlüğünü bozmaya ve milli güvenliği tehlikeye düşürmeye yönelik herhangi bir faaliyette bulunmak veya aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, gruplaşmaya, vakıf, dernek ve benzeri teşekküle katılmak, bunlara yardım etmek veya bu yapılarla ilişki içerisinde bulunmak,
  • İşkence yapmaktır.

h) Disiplin Ceza Puanından Kaynaklı Meslekten Çıkarma

Disiplinsizliğin alışkanlık haline gelmesi durumunda personele meslekten çıkarma cezası uygulanmaktadır. Eğer bir emniyet personeli;

  • En son alınan disiplin cezasının kesinleştiği tarihten geriye doğru son bir yıl içinde 20 disiplin cezası puanı veya en az iki farklı disiplin amirinden toplam 12 defa veya daha fazla disiplin cezası almaması,
  • En son alınan disiplin cezasının kesinleştiği tarihten geriye doğru son beş yıl içinde 40 disiplin cezası puanı veya en az iki farklı disiplin amirinden toplam 25 defa veya daha fazla disiplin cezası alması durumunda meslekten çıkarma cezası verilmektedir.

Disiplin cezası puan sistemi ise şu şeklidedir:

Disiplin cezasıCeza puanı
Uyarı cezası1
Kınama cezası2
Aylıktan kesme cezası3
Kısa süreli durdurma cezası4
Uzun süreli durdurma cezası5

Polis Disiplin Cezalarına Karşı Nasıl İtiraz Edilir?

Disiplin amirleri tarafından verilen disiplin cezalarına karşı, cezanın tebliğ edilmesinden itibaren on gün içinde itiraz edilebilir.

İtiraz, bir üst disiplin amirine yazılı olarak yapılır. Ancak vali ve Emniyet Genel Müdürünün doğrudan verdikleri disiplin cezalarına karşı Bakanlık Yüksek Disiplin Kuruluna itiraz edilir. İtiraz üzerine Kurulun verdiği karar kesindir. Kaymakamın doğrudan verdiği disiplin cezalarına karşı ise valiye itiraz edilir.

Süresi içinde itiraz edilmeyen cezalar kesinleşir.

İtiraz, yetkili merci tarafından otuz gün içinde karara bağlanır.

İtiraz haklı görülürse itirazı inceleyen merci verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilir. İtiraz haklı görülmez ise ret olunur. Karar itiraz edene tebliğ edilerek kesinleşir.İtiraz üzerine önceki cezadan daha ağır ceza verilemez.

Bakan ile disiplin kurullarının verdiği disiplin cezalarına karşı ancak idari yargı yoluna başvurulabilir.

Polis Disiplin Cezalarına Karşı Yargı Yolları Nelerdir?

Disiplin soruşturmasını yürüten soruşturmacıya tanınan yetkilerin kullanımı sırasında veya soruşturma raporunun tesisi sırasında yapılan değerlendirmelerde bazı hatalar, hukuka aykırılıklar meydana gelmektedir. Bu sebeplerle soruşturma sonunda verilen disiplin cezasının yetki, şekil, sebep, konu veya amaç unsurlarından en az birinde sakatlık söz konusu olabilmektedir. 

Disiplin soruşturması ve/veya kovuşturması aşamaları, kesin yürütülebilir idari işlemler olmadığı için, disiplin soruşturması veya disiplin kovuşturması hakkında doğrudan dava açılması mümkün değildir. Ancak disiplin soruşturması aşamasından yapılan hukuka aykırılıklar sebebiyle verilen disiplin cezası hakkında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK) uyarınca iptal davası açılabilir. Buna göre, hukuka aykırı olduğu iddia cezalara karşı, cezanın ilgilisine tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde disiplin cezasının iptali davası açılması mümkündür. 

Polis Disiplin Cezalarına Dair Emsal Karar

KARAR ÖZETİ: Meslekten Çıkarmada, cezalandırma kararı verebilmek için disipline aykırı davranışın şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanması gerekir.

T.C.

D A N I Ş T A Y BEŞİNCİ DAİRE

Esas No.: 2016/16937

Karar No.: 2017/21331

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı):

Vekili :

Karşı Taraf (Davalı) :

Vekili :

İstemin Özeti : Ankara 15. İdare Mahkemesinin 18.12.2012 tarih ve E:2012/948, K:2012/2199 sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hakimi : K1

Düşüncesi :Davacıya isnat olunan eylemin her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamadığı anlaşıldığından, aksi yönde verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince gereği görüşüldü:

Dava, ….. İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, ….. ili, …. İlçe Emniyet Amirliği emrinde görev yaptığı dönemde işlediği fiili nedeniyle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 8/18. maddesi uyarınca ”meslekten çıkarma” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 24.4.2012 tarih ve 136 sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.

Ankara 15. İdare Mahkemesinin 18.12.2012 tarih ve E:2012/948, K:2012/2199 sayılı kararıyla; dosyadaki bilgi, belge ve tanık ifadelerinin değerlendirilmesinden, davacının üzerine atılı “göreve sarhoş veya içki içtiği belli olacak biçimde gelmek” fiilini işlediğinin sabit olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Emniyet Teşkilatı personeli, disiplin suç ve cezaları yönünden dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü hükümlerine tâbi olup, anılan Tüzüğün 8/18. maddesinde, “göreve sarhoş veya içki içtiği belli olacak biçimde gelmek” fiilinin meslekten çıkarma cezasını gerektirdiği belirtilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; davacının …. ili, …. İlçe Emniyet Amirliği emrinde görev yaptığı dönemde, 19.6.2011 günü saat 21:45 sıralarında diş ağrısı nedeniyle ilaç içmek için grup amir vekilinden izin alarak polis merkezinin üst katında bulunan evine gittiği, yaklaşık 45 dakika sonra geldiğinde çevre koruma nöbetini aldığı, ancak diğer polis memurları tarafından davacının hal ve hareketlerinde değişiklik olduğunun görüldüğü, ağzının alkol koktuğu, grup amir vekili tarafından görevine devam edip etmeyeceğini sorulduğunda “ne diyorsun sen, istiyorsan işlem yap, git rapor tut, benimle uğraşmayın, gidin başımdan, ben nöbetimi de tutarım, görevimin başındayım” dediği, telefon görüşmesine başladığı sırada silahı ile doldur boşalt yaptığı, kendisinden beylik silahı, nöbet silahı ve balistik yeleğin istenmesine rağmen teslim etmek istemediği,

ikna edici konuşmalar neticesinde silahının elinden alındığı, ancak davacının “grup şefleri benimle uğraşıyorsunuz, seni de adam sandım şeklinde ve sinkaflı kelimeler sarf edip ne yapacaksınız yapın, gidin işlem yapın, rapor tutun” dediği, gürültüler üzerine Polis Merkezinin üzerindeki lojmandan aşağı inen polis memuru K2’nin davacıyı sakinleştirdiği ve ikinci katta bulunan lojmanına çıkarttığı, daha sonra amir vekili komiser yardımcısı K3’nın yanlarına geldiği, adı geçen polis memuruna niye içki içtiğini sorduğunda içki içmediğini söylemesi üzerine polis memurları K4, K2 ve komiser yardımcısı K3 ile birlikte hastaneye gittikleri, hastanede alkolmetre ile yapılan ölçüm sonucu düzenlenen doktor raporunda davacının 1.51 promil alkollü olduğunun anlaşılması üzerine hakkında başlatılan soruşturma sonucunda, Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 8/18. maddesi uyarınca ”meslekten çıkarma” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle temyizen incelenen davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Kamu görevlilerinin disiplin cezasıyla cezalandırılabilmeleri için, disipline aykırı eylem veya işlemlerin sübut bulup bulmadığının usulüne uygun olarak yapılacak soruşturma ile ortaya konulması, soruşturma aşamasında kamu görevlisinin lehinde ve aleyhinde olan her türlü bilgi ve belgenin toplanması, bilahare disipline aykırı davranış olarak tespit edilen eylemin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanarak eylemine uygun olan disiplin cezası maddesinin tayini ve uygulanması gerekmektedir.

Uyuşmazlık konusu olayda, her ne kadar davacının hal ve hareketlerinden alkol aldığının anlaşıldığı yönünde tanık beyanları ve hastanede alkolmetre ile yapılan ölçüm neticesinde düzenlenen doktor raporunda davacının 1.51 promil alkollü olduğunun anlaşıldığı bilgisine yer verilmesine istinaden davacının Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 8/18. maddesinde düzenlenen “göreve sarhoş veya içki içtiği belli olacak biçimde gelmek” fiilini işlediğinden bahisle dava konusu disiplin cezası tesis edilmiş ise de, yukarıda açıklandığı üzere, kamu görevlilerinin disiplin cezasıyla cezalandırılabilmeleri için disipline aykırı davranış olarak tespit edilen eylemin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanması gerektiğinden,

olay günü davacının hastaneye götürülerek kan aldırmak suretiyle alkol tespitinin yaptırılması ve şüpheden uzak bir şekilde davacının kanındaki alkol oranının tespit edilmesi mümkün iken, yalnızca alkolmetre cihazı kullanılarak ölçüm yapılması ile yetinildiği görülmektedir.

Bu durumda, davacıya isnat olunan eylemin her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 15. İdare Mahkemesinin 18.12.2012 tarih ve E:2012/948, K:2012/2199 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun geçici 8. maddesi gereğince uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca BOZULMASINA, yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23.10.2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Temyize konu İdare Mahkemesi kararı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde kararın bozulmasını gerektiren bir sebep bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile idare mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla, çoğunluk kararına katılmıyoruz.

Daha fazla makale için tıklayınız.

Tensip Zaptı Nedir?

İdari Yargıda Dilekçenin Reddi Nedir?

Yorum yapın