Suça Teşebbüs ve İştirak Nedir? TCK 35 ve 37. Madde

//

Av.Haşim KARTAL

Suça Teşebbüs ve İştirak Nedir? TCK 35 ve 37. Madde

Suçlar, yapısal unsurlarındaki farklılıklar nedeniyle, genelde kasıtlı ve taksirli suçlar olmak üzere ikili bir ayrıma tabi tutularak incelenir. Ancak ayrım bununla sınırlı değildir. Buna ek olarak suçlar, teşebbüs, iştirak ve içtima adı verilen üç özel görünüş biçimiyle daha işlenebilir.

Suça Teşebbüs Nedir?

TCK 35 madde metnine göre teşebbüsün unsurları: suç işleme kastı, elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlama, icra hareketlerinin tamamlanmaması veya neticenin gerçekleşmemesi biçimindedir. Madde metnine göre tespit edilen unsurlar bunlar olmakla birlikte tüm suç tipleri teşebbüse elverişli gibi görünmektedir. Ancak esasen suç tipinin niteliğine de bakılması gerekir. Zira bir suçun teşebbüse elverişli olup olmaması o suçun hangi hareketle işlenebileceği ve neticesiyle de yakından ilgilidir. Dolayısıyla ilave bir şart olarak “suçun teşebbüse elverişli olması” gerektiği söylenebilir.

Teşebbüs Türk Ceza Kanunu m. 35’te şu şekilde düzenlenmiştir:

  • Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.
  • Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.

Suça Teşebbüsün Koşulları Nedir?

İşlenen fiilin teşebbüs olarak kabul edilebilmesi için;

  • Kasten işlenen bir suç olması,
  • Suçun icrasına başlanması,
  • Suçun icrasında elverişli hareketlerin kullanılması,
  • Suçun failin elinde olmayan sebeplerle tamamlanamaması,
  • Suç tipinin teşebbüse elverişli olmasıdır.

Teşebbüsün Cezalandırmadaki Etkisi Nedir?

TCK madde 35/2’de “Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.” denmektedir. Suça teşebbüs ceza hukuku bakımdan önemli bir kurumdur.

Teşebbüs aşamasında kalan bir suç nedeniyle ortaya çıkan zarar ve tehlikenin ağırlığı asıl suçun tamamlanması halinde meydana gelecek zarar ve tehlikenin ağırlığına göre daha azdır. Bu nedenle kanun koyucu tarafından, suça teşebbüs bakımından asıl suça bağlı olarak daha az bir cezai yaptırımı öngörmüştür. Kanun hükmünün düzenlenişinden açıkça anlaşılacağı üzere teşebbüs halinde faile verilecek ceza miktarı belirlenirken, failin teşebbüs aşamasında kalan eyleminin meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınacaktır. Buna göre;

  • Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine on üç yıldan yirmi yıla kadar hapis cezası,
  • Müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası,
  • Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilip yaptırım uygulanır.

Gönüllü Vazgeçme ve Suça Teşebbüs Arasındaki Fark Nedir?

Gönüllü vazgeçme, işlemesi amaçlanan bir suçu failin kendi iradesi ya da çabasıyla hareketlerine son vererek engellemesidir. Gönüllü vazgeçme, acıma, korkma, günah işleme gibi duygulardan dolayı failin özgür iradesiyle vazgeçmesi durumudur. Tam anlamıyla failin, pişmanlık duygusunu yaşamasıdır. Dışarıdan gelen herhangi bir maddi-manevi unsur gönüllü vazgeçmeye girmemekle birlikte teşebbüs olur. Suçu işleyecek kişi kendi iradesini kullanarak icraya son verirse gönüllü vazgeçmiş olur. Gönüllü vazgeçme ve suça teşebbüs arasındaki ceza farkı; suça teşebbüs halinde fail mutlaka bir ceza almaktadır. Gönüllü vazgeçme durumunda ise faile suç verilmez ancak davranışları suç teşkil ediyorsa ceza uygulanır.

Suça İştirak Nedir?

İştirak, tek kişiyle işlenebilecek bir suçun birden fazla kişiyle işlenmesidir. İştirak ceza sorumluluğunu genişleten bir müessesidir. Çünkü kanundaki suç tanımına uyan hareketi işleyen kişi tek değil, bu suçun işlenişine katılan kişiler de cezalandırılır.

Faillik, suçun yasal tanımında yer alan eylemi gerçekleştiren kişilerden her biri için ve suçun işlenmesinde başkasını araç olarak kullanan kişinin içinde bulunduğu sorumluluk halidir. Faillik Türk Ceza Kanunu m. 37’de şu şekilde düzenlenmiştir:

  • Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur.
  • Suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur. Kusur yeteneği olmayanları suçun işlenmesinde araç olarak kullanan kişinin cezası, üçte birden yarısına kadar artırılır.
Suça Teşebbüs ve İştirak Nedir? TCK 35 ve 37. Madde

Sanıklar Arasındaki İştirak İradesinin İspatı Nedir?

Bilindiği üzere iştirak TCK m. 37 ve devamında düzenlenmiş olup, birlikte faillik, azmettirme yahut yardım etme şeklinde görünmektedir. Ancak her üç halde de iştirak eden şahsın kasten (bilerek ve isteyerek) aktif ya da pasif bir eylemde bulunması gerekmektedir. Modern ceza hukukunun benimsenmesinin bir gereği olarak da suç isnadı altında bulunan kişinin cezalandırılabilmesi için kusurluluğunun, şüpheden ari bir şekilde kanıtlanması gerekmektedir. Diğer bir ifade ile kişinin suç işlediği hususunda hiçbir tereddüte mahal verilmemeli, kesin ya da kesine yakın hallerde mahkûmiyete hükmedilmelidir.Bu hususu masumiyet karinesinin bir gereğidir.

Daha fazla makale için tıklayınız.

Müşteki Nedir? Müşteki Sanık Ne Demek? 2024

Bilişim Suçları Nedir?

Yorum yapın