İçerikte Neler Var?
İpotek, var olan veya henüz doğmamış olmakla birlikte doğması kesin ya da muhtemel olan herhangi bir alacak için taşınmazın tapu kütüğüne işlenmesi yolu ile alacaklıyı güvence altına alan bir hukuki işlemdir. Başka bir tanımı ise, bir alacağın güvence altına alınması amacı ile taşınmazın bedelinden alacağın tahsiline olanak sağlayan hakka ipotek denir.
İpotek Nasıl Kaldırılır?
Türk Medeni Kanunu 883’e göre alacak sona erdiğinde, ipotekli taşınmaz maliki alacaklıdan ipoteğin terkin edilmesini isteyebilir. Bundan farklı olarak, borçlu ya da malik İcra İflas Kanunu 153. Maddesine göre kendi hakkında takip başlatıp ipoteğe konu olan borcu ifa etmek sureti ile ipoteğin kaldırılmasını sağlayabilir. Yazı içeriği Medeni Kanun hükümleri uyarınca açılacak ipoteğin terkini davası olmayıp İİK 153. Madde uygulamasıdır. Bunu yolun tercih edilmesinin sebebi ise sıklıkla karşılaşılan bir sorun olan taşınmaz üzerinde unutulan ipoteğin daha hızlı kaldırılmasıdır.
İcra Ve İflas Kanunu 153. Maddesine Göre İpoteğin Kaldırılması Nedir?
İcra ve İflas Kanunu’nun 153. maddesine göre, ipotekle teminat altına alınan alacaklarda, alacaklının gaip olması veya yerleşim yerinin meçhul olması veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina etmesi hallerinde, borçlu İİK’da öngörülen belirli şekli şartları yerine getirmek suretiyle ipoteğin tapu sicilinden terkin edilmesini talep edebilir. İİK 153’ün maddesi :
“İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse icra dairesi on beş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir. Bu karar tapu dairesine tebliğ edilerek ipotekli taşınmazın sicilline geçirilir.
Vadesi gelmeyen borcun ipotek senedi mucibince işlemiş ve işleyecek bütün faizleri ile birlikte tediyesini deruhde eden borçlu hakkında da yukarıki hüküm cereyan eder.”
Tapu kayıtlarının ancak mahkeme kararı ile değiştirebilmesi esasına nazaran ipotekli gayrimenkullerde alacaklının ortada bulunmaması veya borçlunun teklifi ile alacağını alarak ipoteği çözmekten imtina etmesi halinde borçlunun müracaatı üzerine icra dairesi alacaklıya şahsen veya ikametgâhı meçhul ise ilânen tebligat yaparak daireye gelip alacağını almaya davet olunur. Bunun üzerine alacaklı tebliğden itibaren 15 gün içinde gelmez veya gelip de imtinaı hakkında makbul bir sebep beyan etmezse borçlu tarafından borcun icra veznesine yatırılmasına ve ipotek kaydının terkinine tetkik merciince karar verilir ve bu karar tapu dairesine bildirilir.
Alacaklının Gaip ve Yerleşim Yerinin Meçhul Olması Durumunda Tebligat Nasıl Yapılır?
Alacaklının yerleşim yerinin meçhul olması şartı bakımından da “yerleşim yeri” kavramı TMK’da düzenlenen anlamından farklıdır. Gerçek ve tüzel kişilerin yerleşim yerlerinin bilinmesi birçok durumda önemli olmasının yanı sıra tebligat yapılabilmesi bakımından ayrıca önemlidir. İcra ve İflas Kanunu m. 153 bakımından yerleşim yerinin meçhul olması demek kişinin adresinin meçhul olması anlamına gelmektedir. Zira yerleşim yerinin meçhul olup olmaması alacaklıya hangi şekilde tebligat yapılacağının belirlenmesi açısından önem arz etmektedir.
Tebligat Kanunu’nun 8 ila 27’nci maddelerine göre “kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgâhı, meskeni veya işyeri bulunmayan kişilerin adresi meçhul sayılır (Teb. K m. 28, II).” Tebligat Kanunu Hakkında Yönetmelik’e göre ise, “Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca kendisine tebligat yapılamayan, tebliğ memuru tarafından adresi tespit edilemeyen, adres kayıt sisteminde de yerleşim yeri adresi bulunmayan kişinin adresinin tespiti için tebligatı çıkaran merci tarafından adres araştırması yapılır. Tebligatı çıkaran merci, muhatabın adresini öncelikle resmî veya özel kurum ve dairelerden, bunlardan sonuç alınamadığı takdirde kolluk vasıtasıyla araştırabilir ve tespit ettirebilir. Yapılan araştırmalara rağmen muhatabın adresinin tespit edilememesi halinde adres meçhul sayılır.” (TKHY m. 48, I-II). Adresi meçhul sayılan kişilere ilanen tebligat yapılır (Teb. K m. 28, I; TKHY m. 48, III).
İİK M.153 Uyarınca İpoteğin Kaldırılması Şartları Nedir?
1. İpotek Alacaklısı Tarafından Daha Önce İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yoluyla Takip Yapılmamış Olması
2. İpotek Borçlusunun İpoteğin Terkini Nedenlerinden Biriyle İcra Dairesine Başvurmuş Olması
3. İpotek Borçlusunun İpotekle Teminat Altına Alınan Borcu İcra Dairesine Yatırması
4. İcra Dairesince Alacaklıya İhbarda Bulunması ve Alacaklıya Parayı Alması İçin Süre Verilmesi
5. İpotek Alacaklısının Yasal Sürede İcra Dairesine Gitmemesi veya Gitmesine Rağmen Makul Bir Mazeret Olmaksızın Alacağı Tahsil ve İpoteği Terkinden Kaçınması
6. İpotek Borçlusunca İcra Mahkemesinden İpoteğin Terkininin Talep Edilmesi
İcra Mahkemesi İpoteğin Terkininde Nelere Dikkat Eder?
İİK’nın 153. Maddesine göre ipoteğin tapu sicilinden terkin edilebilmesi için ipotekle teminat altına alınmış borcun icra dairesine depo edilmesinden sonra borçlu tarafından icra mahkemesine başvuru yapılarak icra mahkemesinden ipoteğin terkini kararı alınması gerekmektedir.
İcra mahkemesinin ipoteğin terkini ile ilgili karar verebilmesi için ilk olarak İİK m.153 uyarınca ipoteğin terkini şartlarının sağlanıp sağlanmadığı irdelenmelidir. İcra mahkemesi şartların oluşup oluşmadığını re’sen incelemelidir. İcra mahkemesince yapılacak inceleme sonucunda İİK m.153 uyarınca ipoteğin terkini sebeplerinin oluştuğu ve kanunen öngörülen şekli şartların gerçekleştiği tespit edilirse, borçlu tarafından icra dairesine depo edilen paranın ipotek alacaklısı adına saklanmasına ve ipoteğin tapu sicilinden terkinine, şartların oluşmadığını tespit ederse de terkin talebinin reddine karar verir.
İİK M.153 Uyarınca İpoteğin Kaldırılması Dilekçesi Nedir?
İpoteğin kaldırılmasına ilişkin sanal ortamda birçok dilekçe örneği bulunmakla birlikte her somut olay ya da duruma göre değerlendirme yapılmalı ve alanında uzman bir avukattan destek alınması hak kayıplarının önüne geçecektir.
Emsal Karar Nedir?
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin E. 2015/24357 K. 2015/26172 ve 27.10.2015 tarihli kararında; “Somut olayda, borçlunun taşınmaz kaydı üzerine 28.06.1956 tarihinde, 217.000 ETL bedelle ipotek tesis edildiği, ipotek borçlularının icra dairesine 16.04.2014 tarihinde 2,14 TL. ipotek bedeli yatırdıkları, icra müdürlüğünce, ipotek alacaklısının mirasçılarına gönderilen muhtıraların ayrı ayrı tebliğ edildiği, ancak adı geçenlerce, icra müdürlüğünden ipotek bedeli alınmadığı gibi, muhtıralara da itiraz edilmediği anlaşılmıştır.
Bu durumda, ipotek alacaklılarınca, icra dairesine usulünce yapılmış bir itiraz bulunmadığından, icra mahkemesine verilen cevap dilekçesi ile ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanmasının talep edilmiş olması, İİK’nun 153. maddesi gereğince icra müdürlüğüne yapılmış itiraz sayılamaz.
O halde mahkemece, İİK’nun 153. maddesi gereğince talebin kabulüyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.”